
Türkiye’nin girişimleriyle kurulan Birleşmiş Milletler (BM) Stratejik Öngörü ve Öngörülü Yönetişim Dostlar Grubu’nun (GOFFA) ilk toplantısı, 50 üyenin katılımıyla BM Cenevre Ofisi’nde gerçekleştirildi. Türkiye’nin BM Cenevre Ofisi nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Burak Akçapar’ın ev sahipliğinde düzenlenen ‘Açılış Brifingi ve Hızlı Eğitim’ başlıklı toplantıda, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın liderliğinde hayata geçirilen GOFFA’nın, BM’nin 5 bölgesel grubundan 50 üyeyi bir araya getirdiği ve çok paydaşlı bir yapıya sahip olduğu belirtildi.

Akçapar, belirsizliği yönetmek ve geleceğe hazırlıklı olabilmek için stratejik öngörünün ülkeler açısından kritik önemine dikkati çekerek, diplomatik tecrübe ve insan muhakemesinin ileri analitik araçlarla birleştiği stratejik öngörü alanında GOFFA’nın köprü görevi göreceğini vurguladı. Konuşmanın ardından katılımcılar, GOFFA’nın hedeflerine ve beklentisine ilişkin görüş ve önerilerini paylaştı.
GOFFA, tüm BM bölgesel gruplarından üye ülkeler, BM kurumları, düşünce kuruluşları ve iş dünyasını temsilen 50 üye ve bir gözlemciden oluşuyor. GOFFA’nın temel hedefi, uluslararası belirsizlik ve dönüşüm ortamında bilimsel yöntemlerle, büyük veri ve yapay zekanın da yardımıyla gelişen trendleri erken teşhis etmek ve bunların yardımıyla politika seçeneklerini oluşturmak üzere üyelerin arasında bilgi alışverişi, ortak çalışmalar ve kapasite oluşturmak üzere eğitimler düzenlemek olarak öne çıkıyor.
Yapay zeka ve kuantum teknolojisi gibi yeniliklerin yön verdiği teknolojik devrim sürerken dünyanın her yerinde belirsizliklerin arttığı bir çağda GOFFA, geleceğin getireceği belirsizlikler ve fırsatlar karşısında özel sektörün elinde olan metodolojik yaklaşımı, kamu sektörüne de getirmeyi amaçlıyor. GOFFA, bu sayede ‘stratejik öngörü’ olarak tabir edilen bu çalışma alanının sadece belirli küçük bir grup ülkeden dünyanın geri kalanına doğru genişlemesine de yardımcı olmayı amaçlıyor.
Bu girişim, aynı zamanda benzeri çabaların diğer ülkeler tarafından da benimsenmesini teşvik edebilir. Stratejik öngörü, ülkelerin ve uluslararası organizasyonların proaktif bir şekilde geleceğe hazırlanmalarını sağlayarak, krizlerin önlenmesine ve fırsatların değerlendirilmesine yardımcı olabilir.
GOFFA’nın kurulması, Türkiye’nin uluslararası alanda inovatif ve vizyoner bir yaklaşım sergilemesine de imkan tanıyacak. Bu sayede, Türkiye’nin küresel arenadaki etkisi ve rolü daha da artabilir.