
İzmir’in Konak ilçesinde 2 kişinin sokak ortasında elektrik akımına kapılarak ölümüne ilişkin davanın karar duruşması sonuçlandı. 30 sanık 4 yıl ile 10 yıl arasında hapis cezası alırken, 9 sanık hakkında beraat kararı verildi. Davada tutuklu sanık sayısı 15’e yükseldi.
İzmir’de, 12 Temmuz saat 18.00 sıralarında başlayan sağanak nedeniyle birçok ilçede sokaklar suyla doldu. Sağanaktan korunmak isteyen İzmir Demokrasi Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Özge Ceren Deniz, suyla dolan yolda elektrik akımına kapıldı. Onu kurtarmak isteyen ikinci el eşya satışı işiyle uğraşan İnanç Öktemay da akıma kapılıp, bir anda yığıldı. Deniz ve Öktemay, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. İnanç Öktemay İzmir’de, Özge Ceren Deniz ise Osmaniye’de toprağa verildi.

Bilirkişi raporu, olayın öngörülebilir ve önlenebilir nitelikte olduğunu, dolayısıyla kaçınılmazlık unsurunun mevcut olmadığını vurguladı. Heyet, olayda herhangi bir olağanüstü doğa olayının etkisinin bulunmadığına kanaat getirirken, sorumluluğun Deniz ve Öktemay dışında gelişen bir dizi ihmal ve teknik kusur zincirinden kaynaklandığını belirledi.
Olayın meydana geldiği bölgede görevli 2 kurumun da gerekli koruyucu ve önleyici tedbirleri almadığı tespitine yer verilen raporda, bu durum zincirleme kusur unsurlarını güçlendiren bir etken tespit edildi.
Savcı mütalaasında 30 sanık hakkında “bilinçli taksirle öldürme” suçundan 4 yıl 6’şar aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları yönünde görüş bildirdi. Esas hakkında mütalaada tutuklu sanıkların tutukluk hallerinin de devamı istendi.
Sanıklardan 9’u hakkında beraat kararı verildi. Tutuksuz 6 sanığın tutuklanmasına karar verildi. Böylece mevcut tutuklularla birlikte tutuklu sanık sayısı 15’e yükseldi.
Öte yandan, yurt dışında olan 1 sanığın dosyasının da ayrılmasına hükmedildi.
Duruşmada söz verilen Özge Ceren’in babası Ahmet Abi, “Burada vereceğiniz karar sadece evladım için değil, tüm gençlerimiz için dönüm noktası olacak. Emsal bir karar olacak. Bu ihmali yapanların hak ettikleri cezayı almalarını istiyorum. Kimse sokakta yürürken ölmesin. Kamu vicdanını rahatlatacak bir ceza verileceğine inanıyorum” dedi.
Bu olay, Türkiye’de elektrik güvenliği konusunda dikkatleri tekrar çekti. Benzer olayların önlenmesi için alınması gereken tedbirler ve sorumluluklar konusunda tartışmalar yaşandı.
Elektrik akımına kapılarak hayatını kaybedenlerin aileleri, adaletin sağlanması konusunda umutlarını dile getirdi. Bu davanın sonucu, gelecekte benzer olayların önlenmesinde önemli bir adım olarak görüldü.